Müziklerini herkes dinliyor adlarını bilen kimse yok

1 Nisan 2007 Pazar - Hale Ceylan Barlas - Star Gazetesi

Hatırla Sevgili’nin kırdığı reyting rekorlarında onların da payı var. Yaptıkları müziklerle dönemin ruhunu o kadar iyi yakalamışlar ki izleyicilerin bir kısmı dizide kullanılan parçaların o yıllarda bestelendiğini sanıyor. Ama gelin görün ki bu müzisyenler telif haklarını koruma konusunda aynı başarıyı gösterememiş.

Hale Ceylan Barlas

Hatırla Sevgili son zamanların en beğenilen dizilerinden biri. Anlattığı hüzünlü aşk hikayesi ve arka plandaki ilginç tarihi olaylarla bu dizi reyting rekorları kırıyor. Ama Hatırla Sevgili’nin müziği de en az dizinin kendisi kadar ilgi görüyor. Youtube başta olmak üzere internet sitelerinde en çok dinlenen ve indirilen parçalar arasında Yaralı Kalbim, Zor Yıllar ve Geçmişten Geleceğe parçaları yer alıyor. Bu müzikleri Kemal Sahir Gürel, Hüseyin Yıldız ve Erdal Güney hazırlıyor. 

Bu kadar güzel müzikler yapan kişiler nasıl bir araya geldi?

Kemal Sahir Gürel: Zaten bir aradaydık. Erdal Güney ve Hüseyin Yıldız’la Esir Kalpler dizisinde birlikte çalışmıştık. O dönemden beri de bir grup gibi çalışıyoruz. Şu anda da Hatırla Sevgili dizisinin dışında birlikte yürüttüğümüz üç tane dizimiz var. Hatırla Sevgili’nin müziklerini yapmamıza gelince... Tomris Giritlioğlu ile daha önceleri de çalışıyorduk. Tomris Hanım’ın 2006’nın kış döneminde yayına hazırladığı üç tane projesi vardı ve bunlardan biri de Hatırla Sevgili’ydi. Tomris Hanım bu dizinin müziklerini yapmamızı istedi. Biz de seve seve kabul ettik. Sonuçta bir dönem müziği yapacaktık. Daha önce Kurşun Yarası adlı dizinin de müziğini yapmıştım. Fakat orada Hüseyin ve Erdal yoktu.

Yaşamadığınız bir dönemin müziğini yapmakta zorlanıyor musunuz? 

Erdal Güney: Zaman zaman zorlandığımız oluyor. Hiç birimiz o dönemde yaşamadık ama o dönemin siyasi iklimini yıllardır yaşımızın da ötesinde algılayarak geliyoruz. İşimizi dinamize eden kısım da bu. Çalışmalarımız yaparken ise müzikal bilgimizle, dönemlerin estrümanları, makamsal yapıları ve dönemin sosyo-kültürel yapısı etkili oluyor. Yılmaz Karakoyunlu’yla görüşme yapıyoruz müzikal kimlikle ilgili. Yani aslında biz de kendi müzik dilimizde film çekiyoruz. Bunların ötesinde ise dizide insanların duygularını tarif eden müzikler yapmaya çalışıyoruz. Ne mutlu bize, demek ki doğru bir şeyler yapıyoruz. 

Hatırla Sevgili dizisini bazıları sırf müziğini dinleyebilmek için seyrediyor... 

E.G.: İnsanların böyle düşünmesi bizi çok mutlu ediyor. Ama tabii ki bu bütünlükten ayrı bir yere koymak istemeyiz kendimizi. Çünkü proje çok güzel. Aynı şekilde oyuncular da çok iyi. Dönem ifade edilmesi gerektiği gibi ifade edilmiş ve yarı film yarı belgesel tarzında bir dizi. 

Yaptığınız müzikler çok seviliyor. Bazıları müzikleri diziden kaydederek, bazıları ise sadece dizi esnasında dinleyebiliyor. Bir albüm çıkartmayı düşünmüyor musunuz? 

K.S.G: Biz de bu ilginin farkındayız. O yüzden de bir an önce albüm çıkartmak istiyoruz. Fakat bu sadece bizim isteğimizle olmuyor. Atv ile de görüşmelerimiz oldu. Tam bir zaman veremiyorum ama yakın bir zamanda albümü çıkartacağız. 

Çoğu kişi de müziklerinizi telefonunun melodisi yapıyor. Telif hakkı alıyor musunuz? 

K.S.G: İnsanların içlerinden gelen sevgiyle müziklerimizi mp3 yapmaları ya da internette video klip yaparak sitelere göndermeleri, bunları temiz duygularla yapmaları tabii ki çok güzel ve bizce sakıncalı değil. Ama bir o kadar da müziklerimiz istismar ediliyor. Bizim haberimiz olmadan, gasp şeklinde pazarlandığını ve para kazanıldığını biliyoruz. O yüzden de birçok davamız devam ediyor. Türkiye’de insanların ürettiklerinin teliflerinin geriye dönmeyişi çok ciddi bir sorun. Ama sadece müzisyenlerin başına gelen bir şey değil bu. Kaldı ki yaptığımız müzikler başka bir yerde çalındığında ya da SMS’lerden gönderildiğinde ne telif hakkı istiyoruz, ne de para alıyoruz. 

Hiç mi kazanmadınız bu müziklerden? 

K.S.G: Neredeyse hiç kazanmıyoruz. Dizi başına para alıyoruz. Acemilik mi diyelim ne diyelim bilmiyorum ama müziklerin tüm hakları bize ait olsaydı eğer, şu an üçümüzün de helikopteri olurdu. Mesela Gökhan Kırdar akıllı adam. Kendisine teklif gittiği zaman tüm haklarının kendinde olduğunu belirten kağıt imzalatıyor. Dolayısıyla da SMS’lerden gelen ücretleri de kendisi alıyor. Ama biz anlaşmayı yaparken tüm hakları atv’ye, yapımcı şirkete verdik. 

Geçmişten Geleceğe adlı şarkıyı sizin yaptığınıza kimse inanmıyor. Herkes eski bir şarkı olduğunu düşünüyor. 

E.G.: Aslında bu bizi mutlu ediyor. Geçmişten Geleceğe gibi Zor Yıllar şarkısını da eski bir şarkı sanmışlardı. Hatta Zor Yıllar şarkısının 1950’lerde yapılıp bu dizi için gündeme getirildiği bile düşünülmüş. Anlıyoruz ki dokuyu yakalamışız. 

Hüseyin Yıldız: Geçmişten Geleceğe aslında bir şiir. Yazarı da İbrahim Karaca. Ben de bu sözleri besteledim. Erdal da çok güzel yorumladı. Birçok sitede de bu bilgiler var. Buna rağmen şarkının önceden yapılmış olduğunu düşünmeleri bir yandan bizi üzüyor. Ama bir yandan da Erdal’ın dediği gibi demek ki güzel bir iş çıkartmışız ki ortaya, bu şarkının o dönemde yapıldığı sanılıyor. 

Gelen teklifleri kabul etmiyorum
İstanbul Teknik Üniversitesi Devlet Konservatuarı Şan Bölümü’nde okuyan Eylem Aktaş’ın yüzünü kimse tanımıyor ama sesi çok ünlü. Hatırla Sevgili’nin bitiş jeneriğinde çalan Zor Yıllar’ı o seslendiriyor. Dizideki enstrümantal şarkılardaki kadın sesi de ona ait. Ekip arkadaşları Kemal Sahir Gürel, Hüseyin Yıldız ve Erkan Güney, çoğu şarkıyı Eylem’in ses tonunu düşünerek yazıyor. Eylem ‘Albüm çıkartmak şarkı söyleyen herkes gibi tabii ki benim de hayalim. Hatta birçok müzik şirketinden teklif geldi. Ama eğitimim bitmeden hiç birini kabul etmeyi düşünmüyorum’ diyor. Eylem Aktaş Hatırla Sevgili’nin dışında Ihlamurlar Altında, Kurşun Yarası ve Unutulmayanlar adlı filmde de şarkıları seslendirdi.